Fatih GÖNÜL / TurizmdeBuSabah.com

Türkiye Otelciler Federasyonu'nun (TÜROFED) düzenlediği geleneksel aylık basın buluşması, Taksim Talimhane'de bulunan Larespark Hotel'de gerçekleşti. Toplantıya, TÜROFED Başkanı Ahmet Barut'un yanısıra Yönetim Kurulu üyeleri ATİD Başkanı Seçim Aydın, AKTOB Başkanı Osman Ayık, ETİK Başkanı Haluk M. Nişlioğlu, KAPTİD Başkanı Ahmet Tok, ÇUKTOB Başkanı Tayyar Zaimoğlu ve BODER Başkanı Halil Özyurt katıldı.

Toplantının başında 2008 yılı değerlendirmesi yapan TÜROFED Başkanı Ahmet Barut, 2008 yılı beklentilerinin gerçekleştiğini belirterek yılın ilk 10 ayı sonunda yaklaşık yüzde 13'lük bir büyüme sağlandığını kaydetti. Bu gelişmenin önemli bir başarı olduğuna dikkat çeken Barut, artışın tüm bölgelere yansımasının daha da önemli olduğuna işaret etti.

TÜRKİYE'NİN TURİZMDEKİ REKABET ÜSTÜNLÜKLERİNE GÜVENİYORUZ

Küresel mali krizi ve Tür turizmine etkilerini yakından takip ettiklerini söyleyen Barut, geçtiğimiz hafta gerçekleşen WTM Londra Fuarı'nda edindiği izlenimleri de basın mensupları ile paylaştı. Türk turizminin durumunu bu fuarda daha iyi gözlemleme imkanı bulduğunu belirten Barut konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Biz Türk konaklama sektörü olarak ne gereksiz bir karamsarlık, ne de krizden fırsat çıkar gibi gereksiz bir iyimserlik içerisindeyiz. Ama kendimize ve Türkiye'nin turizmdeki rekabet üstünlüklerine güveniyoruz.

2009 yılı ile ilgili ilk izlenimlerimizin bir "kriz dönemi" şartları içerisinde olumlu olduğunu söyleyebiliriz. VVTM Fuarı özellikle İngiliz pazarı için bu beklentileri destekler bir görünüm sağlamıştır. Ama bütün tahminlerimiz bugün için geçerlidir. Kısa, orta veya uzun vadede krizin bugünden öngörülemez etkileri de olabilir."

MALİ KRİZ REKABET ÜSTÜNLÜKLERİMİZİ PEKİŞTİRDİ

Türk konaklama sektörüne güvenini ifade eden Barut, mali krizin Türkiye'nin Turizmdeki Rekabet üstünlüklerini ortadan kaldırmadığını bilakis kalitesi ile fiyat-kalite dengesini pekiştirdiğini söyledi.

Kriz dönemlerinde tüketicinin parasının karşılığını tam olarak aldığı ürünlere yöneldiğini vurgulayan Ahmet Barut, herşey dahil sisteminin sağladığı avantaja değinerek, "Türkiye'de kimi kesimlerce çok eleştirilen her şey dahil sistemi önemli avantaj yaratacaktır" dedi.

Euro bölgesinin dışında olmamızın da önemli bir avantaj sağladığına dikkat çeken Barut, "Özellikle İngiliz ve İskandinav pazarları için Türkiye avantajlı duruma geçmiştir. Rakiplerimiz bu pazarlarla Euro Kontratı yaparken, biz kendi para birimleri ile çalışmaktayız" şeklinde konuştu.

TALEPTE SORUN GÖRMÜYORUZ

Türkiye'nin pazar çeşitliliğinin arttığına işaret eden TÜROFED Başkanı, bunun da mali krize karşı ayakta durmamız için en önemli dayanaklardan olduğunu söyledi. Barut konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir diğer avantajımızda son yıllarda olumlu yönde gelişen pazar çeşitliliğidir. On yıl önce BDT ve Doğu Avrupa ülkeleri sıralamaya bile girmezken, bugün Avrupa oranlarına ulaşmışlardır. Bu pazarlara Ortadoğu ve gelişen Uzakdoğu ülkelerini de ekleyebiliriz. Türkiye bu avantajlarını iyi kullanmış, yüzde 13'luk bir büyümeyi sağlamışken, sektördeki en önemli rakiplerimizden İspanya bu yıl durgunluğa girmiştir."

Bugünkü şartlarla talepte büyük sorun görmediklerini ifade eden TÜROFED Başkanı Barut, "Tüketici eğilimlerinin değişmesi olasılığı vardır ve buna paralel olarak daha fazla son dakika satışı olabilir. Ancak, özellikle altını çizmeliyim ki son dakika satışları mutlaka düşük fiyat gerektirir yaklaşımını da doğru bulmadığımı ifade etmeliyim. Evet, her olasılık mevcuttur ancak, hem özel sektör hem de kamu, gelişmeleri yakından ama soğukkanlı takip etmelidir." şeklinde konuştu.

FİNANSMAN KRİZİ YAŞIYORUZ


Turizm sektöründe talep yönünden bir daralma öngörmediklerini ancak sektörün finansman ihtiyacı noktasında sıkıntı yaşanabileceğini söyleyen Barut konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İşletmelerimiz ciddi bir finansman krizi yaşamaktadır. Finansman bulmak çok zorlaşmış, bulunsa bile maliyetleri sektör gerçeklerinin çok üzerine çıkmıştır.

Bunda da ana sebep bankaların sektörel ayrıma gitmemeleridir. Bugün rahatlıkla Türkiye'de 2009 yılında en iyi performans gösterecek tek sektörün turizm olacağını söyleyebilirim. Ama yapısı gereği ağırlıklı olarak mevsimsel turizm yapılan bir ülkede kış döneminde birçok tesis finansman desteğine ihtiyaç duymaktadır.

Yatak kapasitesinin bu kadar çabuk artmasında, havaalanları vb. yatırımların hayata geçmesinde tabii ki bankaların rolü yadsınamaz.

Onlar da bu sektöre inanmış ve risk alarak kredilendirmişlerdir. Bizlerde bunun karşılığını vermekteyiz. Aynı zamanda gururla söyleyebilirim ki Turizm sektörü, kredi geri dönüşünün en yüksek, bir başka deyişle yüzde 2 ile geri dönmeyen kredi oranının en az olduğu meslek grubudur.

Bizim beklentimiz bankaların öngörülerini sektör sektör yapmalarıdır.

Şu anki durumda bile bazı yatırımların ertelendiğini özellikle Anadolu'dakilerin bazı yenileme yatırımlarının da askıya alındığını biliyoruz.

Bu ülke hepimizin. Hepimiz aynı gemideyiz. Bugünleri aşmak ve daha iyi bir geleceği kurgulamak için akılcı, ortak yararların korunduğu yaklaşım tarzını dün olduğu gibi bugün de ortaya koymalıyız."

BEYAZ YILDIZ BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Toplantının son bölümünde TÜROFED'in çevreye duyarlılığının önemli bir göstergesi olan Beyaz Yıldız Projesi'ne de değinen Barut, gelinen nokta ile ilgili basın mensuplarını bilgilendirdi.

"Bildiğiniz gibi TÜROFED şemsiyesi altındaki tüm turistik işletmeleri, isteğe bağlı olarak kapsayan ve birer yıllık iki aşamadan ve enerji, su, tehlikeli kimyasallar, deterjan ve dezenfektanlar, atık, yönetim ile diğer servisleri kapsayan kriterlerden meydana gelen "Beyaz Yıldız" projesi ile turistik işletmelerde kullanılan su, elektrik, enerji, kimyasal ve katı atık miktarının kontrol altına alınması hedefleniyor. Beyaz Yıldız projesi çerçevesinde projenin başlama tarihinden bu güne kadar geçen yaklaşık iki ay içerisinde 34 tesis ile temasa geçilmiş ve 13 tesiste denetim faaliyetleri gerçekleştirilmiştir. 21 tesisin de denetiminin yapılması için anlaşmaya varılmıştır. 13 tesiste yapılan denetimlerde 8 tesisin Beyaz Yıldız sertifikasına hak kazandı."

KAPTİD BAŞKANI TOK: KRİZ BİZE ÇOK YANSIMIŞ GÖRÜNMÜYOR

Toplantının son bölümünde soruları yanıtlayan TÜROFED Yönetim Kurulu üyelerinden KAPTİD Başkanı Ahmet Tok, krizin Kapadokya'daki işletmecileri çok etkilemediğini dile getirdi. Kapadokya'da kültür turları yanında son iki yıl içerisinde elit kesime hitap eden etkinliklerin ve tesislerin geliştirildiğini ifade eden Tok, "Eskiden Kapadokya'ya ören yerlerini gezmek için, oranın kültürünü algılamak için gelirlerdi. Son iki yılda Balon turları artış gösterdi. Yine son dönemlerde çok lüks butik oteller yapılmaya başlandı. Dolayısıla çok elit bir tabaka da gelmeye başladı. Kapadokya otelleri yoğunluk olarak iyi. Ancak kriz döneminde bir sıkıntıya girer miyiz? Şimdilik öyle bir veri görünmüyor" şeklinde konuştu.

TÜROFED II BAŞKANI SEÇİM AYDIN: ELEKTRİK İADELERİNİ ALIRKEN SIKINTI ÇEKİYORUZ

TÜROFED II. Başkanı Seçim Aydın da otelciler olarak hazineden aldıkları elektrik enerjisi iadelerine ilişkin bir sıkıntıyı gündeme taşıdı. Aydın otelcilerin sıkıntısını şu sözlerle ifade etti:

"Hazine her yıl ne hikmetse bunu ödememek, geciktirmek için yeni yeni uygulamalar çıkartıyor. Geçtiğimiz yıl sigorta borcu olmadığına dair yazılar getirilmesi gerektiği söyleniyordu. Bu yıl yeni bir çalışmayla işletmelerin vergi borcu olmadığına dair yazıların gerektiği gibi bir çalışmanın bizlere dikte edileceği söyleniyor. Bunların hepsi tabii turizm sektörünün önünü tıkayan bariyerler. Yani biz hak ettiğimiz ödediğimiz paranın yüzde 20-25 gibi bir bölümünün kanunla iadesini talep ederken önümüze vergi, sigorta getiriliyor. Bunları verdikten sonra ne ile karşılaşacağız? TÜROFED olarak tüm krizlere hazırlıklı olarak hükümete birtakım çalışmalar sunuluyor ama hak ettiğimiz paralarımızı alma zorluğu içerisindeyiz."